TBMM Genel Kurulu’nda CHP adına söz alarak kira artışları ve yoksulluk hakkında konuşma yapan Muğla Milletvekili Gizem Özcan, “Araştırmalara göre, kira bedeli en yüksek olan iller sırasıyla Muğla, İstanbul, İzmir ve Çanakkale. Muğla’da bugün metrekare başına 227 lira olan ortalama kira bedeli, 2021 başında sadece 41 lira idi; kiralar beş buçuk kat artmış. İşte, işçinin, emeklinin, öğrencinin ‘Barınamıyoruz’ çığlığının en çıplak ifadesi.”
Muğla Milletvekili Avukat Gizem Özcan, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu’nda, kira artışları ve yoksulluk hakkında Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) adına bir konuşma yaptı.
“İktidar emeklileri mutlak yoksulluğun pençesine attı”
Ekonomide kemerleri sıkma politikalarından boğazları sıkma politikalarına geçiş yapılan bir dönemi yaşadıklarını ifade eden Özcan, “İktidarın emekçi halkın gelirlerini enflasyonun altında tutarak emeklileri mutlak yoksulluğun pençesine attığı bir sürecin içerisindeyiz. Barınma krizi de bu sürecin en acı sonuçlarından biri. İktidar, asgari ücrete 2’nci zammı çok görüp açlık sınırının altında tuttuğu emekliye 12.500 TL’yle yaşamayı reva gördü. Öğrencilerin KYK kredileri ancak gıdaya yetiyor elbette sonuç barınma krizi olacak, gıda krizi olacak, başlı başına hayatta kalabilme krizi olacak” dedi.
“’Faiz neden, enflasyon sonuç’ anlayışı ülkenin sürüklendiği irrasyonel politikaların hepimizi nasıl yoksullaştırdığının ispatıdır”
Endeksa verilerine göre, kira bedeli en yüksek olan iller sırasıyla Muğla, İstanbul, İzmir ve Çanakkale’nin bulunduğunu söyleyen Özcan, sözlerini şöyle sürdürdü; “Ülke ortalaması, metrekare başına ortalama kira bedeli 166 lira iken bu rakam Muğla’da 227, İstanbul’da 225, İzmir’de 198, Çanakkale’de 186 lira. Muğla’da bugün metrekare başına 227 lira olan ortalama kira bedeli, çok değil 2021 başında sadece 41 lira idi; kiralar beş buçuk kat artmış. İşte, “Faiz neden, enflasyon sonuç.” anlayışıyla ülkenin sürüklendiği irrasyonel politikaların hepimizi nasıl yoksullaştırdığının ispatı. İşte, işçinin, emeklinin, öğrencinin ‘Barınamıyoruz’ çığlığının en çıplak ifadesi.”
“Bilimle, kültürle, sanatla yoğrulması gereken öğrencilik ucuz iş gücü olarak sigortasız işlerde geçiyor ve bitiyor”
Öğrencilerin pandemi sonrası üniversitelerine döndüklerinde büyük bir barınma kriziyle karşı karşıya kaldıklarına dikkat çeken Özcan, “KYK kapasiteleri yetersizdi; özel yurtlar, evler ateş pahasıydı; okulunu donduran, evine dönen öğrencilerimiz dahi oldu. Bugün pandemi kadar sarsıcı bir kriz, ekonomik kriz dönemiyle de yine karşı karşıyayız. Barınma özellikle büyük kentlerde öğrencilerin en büyük gideri. Depozitoydu, emlakçıydı, aidattı derken ailelerin de beli bükülüyor. Kirayla da bitmiyor, bunlara faturalar ekleniyor, ucuz olsun diye üniversiteye uzak evler tutulunca da buna bir de ulaşım giderleri biniyor. Bilimle, kültürle, sanatla yoğrulması gereken öğrencilik ucuz iş gücü olarak sigortasız işlerde geçiyor ve bitiyor” diyerek sözlerini tamamladı.