Menteşe Belediye Başkanı Gonca Köksal, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla ilçede görev yapan basın mensupları ile bir araya geldi. Köksal, “İlk günden bu yana her zaman bir ‘ortak akıl’ vurgusu yaptık. Alacağımız tüm kararlarda şeffaf bir süreç yürüteceğiz dedik. Bu şeffaflık ve ortak akıl sürecini işletmekte baş aktörlerden biri de sizlersiniz” dedi.
Menteşe Belediye Başkanı Gonca Köksal, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolasıyla Konakaltı İskender Alper Kültür Merkezi’nde ilçede görev yapan ulusal ve yerel basın mensupları ile kahvaltı da buluştu.
Ortak akıl sürecinde gazetecilerinde baş aktörlerden biri olduğunu belirten Başkan Köksal, “Bugün biraz şehrimizi, kendimizi konuşalım istedik. İlk günden bu yana her zaman bir ortak akıl vurgusu yaptık. Alacağımız tüm kararlarda şeffaf bir süreç yürüteceğiz dedik. Burada sizin katkılarınız bizler için çok önemli. Hem halkın sesinin duyulması hem de bu kentin nabzını tutan sizlerin fikirleri önerileri, eleştirileri bizler için çok kıymetli. Bu şeffaflık ve ortak akıl sürecini işletmekte baş aktörlerden biri de sizlersiniz” diye konuştu.
“Sizlerin üstünde de farklı baskılar oluşuyor”
Köksal, “Büyük bir özveri ile çalıştığınızın farkındayım. Her zaman hem doğru bilgi kaynağına ulaşmak için hem de bunu adil, şeffaf, vicdanlı, etik değerlere sadık kalarak, vatandaş ile paylaşma noktasında da biliyoruz ki herkesin üstünde olduğu gibi sizlerin üstünde de farklı baskılar oluşuyor. Bunlara hep birlikte direnerek bu yolu birlikte yürüyeceğiz” dedi.
“İş hanının Şubat başı yıkımı yapılır”
Başkan Köksal, konuşmasının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Köksal, Mustafa Muğlalı İşhanı ile ilgili gelen soruya, İşhanı içerisinde özel ve belediyemize ait mülkiyetler vardı. Biz yıkımı belediye olarak yapmayalım dedik. Çünkü küçük bir hurda bedeli geliyor. Bu da vatandaşlara gitsin, oradaki mal sahiplerine gitsin. Yönetimle görüştük. Şimdi yıkımı kendileri yaptıracaklar. Büyük ihtimalle Ocak ayı sonuna kadar konu netleşmiş olacak. En geç Şubat başı yıkımı yapılır diye tahmin ediyoruz. Süreci şu an mal sahibi vatandaşlarımız yürütüyor” dedi.
“Bakanlığın gerçek, bilimsel veriler ile hareket etmesini bekliyoruz”
Çimento Fabrikası sürecine ilişkin gelen soruya da yanıt veren Köksal, şunları söyledi:
Çimento Fabrikası 19 yıllık bir süreç. İlk onaylanan ÇED raporu 2006’da onaylanmış. Davalar açılıyor, ÇED’ler iptal oluyor, yeni ÇED raporu hazırlanıyor, bir daha dava açılıyor, o sırada plan iptal davaları açılıyor, planlar iptal oluyor, iptalleri de iptal oluyor. Şimdi ÇED konusu Çevre Şehircilik Bakanlığı’nın konusu. Bir tesisin çevreye zararı olup olmadığının tespitinin belediyeyle bir ilgisi yok. Bizim böyle bir yetkimiz, bilgimiz yok. Defalarca onaylanmış ve mahkemeleri iptal ettiği de bir süreç var. Bizim şu an beklentimiz sadece Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın gerçek bilimsel verilerle hareket edip, gerçekten bu fabrika, bunları yaparak çevreye zarar verecek mi vermeyecek mi? Bunun merciisi bakanlık, biz değiliz. Biz vatandaşla bir araya geliriz, yatırımcıyla bir araya gelir, biz dinleriz ama bunu tespit edecek bilgi ve yetki belediyede değil. Yoksa biz herkesle masada oturup konuşmaya, tartışmaya zaten açığız. Yani belediyemizin kapısından giren herkese de mutlaka kulak kabartırız. Ne diyor? Her şeyi biz bilemeyiz. Farklı bakış açıları, farklı görüşler, her şeyi harmanlayıp bir hareket etmemiz lazım. Hep orta kapıdır. Bu ÇED’le ilgili ne oldu mesela? İDK toplantısı için kurumların görüşünü istediler. Biz de belediye olarak kendi bildiğimiz kadarıyla belediyenin görüşünü Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na aktardık zaten. Yetki tamamen orada. Çevre Şehircilik Bakanlığı bilimsel doğrularla en doğru kararları versin, biz de neyin arkasında duracağımızı nasıl hareket edeceğimizi bilelim.”