Anahtar Parti Muğla İl Başkanı Ömer Kızılkaya, Çevre, Şehircilik, Afet ve Su Politikaları İl Başkanı Jeoloji Mühendisi Şevki Tamtabak ile yaptığı açıklamada, art arda yaşanan depremlerin ardından kentsel dönüşümün Türkiye için bir beka meselesi haline geldiğini söyledi.
Kızılkaya, 23–28 Nisan tarihlerinde Marmara Bölgesi’nde meydana gelen depremlerle birlikte Elazığ, Malatya ve Kütahya gibi illerde yaşanan sarsıntıların ardından, Türkiye genelinde yaklaşık 6 milyon riskli bağımsız bölüm bulunduğunu hatırlattı.
Depremin değil, ihmallerin öldürdüğünü vurgulayan Kızılkaya, “Kentsel dönüşüm artık ertelenemez. Gecikmeye ne vaktimiz ne de tahammülümüz var.” dedi.
Afetlerin yalnızca depremlerle sınırlı olmadığını belirten Tamtabak ise Ege Bölgesi’nde yer alan Muğla’nın Türkiye’nin en fazla orman alanına sahip illerinden biri olduğunu, yaz aylarında çıkan yangınların sadece doğal yaşamı değil, yerleşim alanlarını da tehdit ettiğini ifade etti.
Marmara’daki deprem risklerinin yanı sıra Ege ve Akdeniz bölgelerinin de hem deprem hem de yangınlara karşı savunmasız olduğunu belirten Kızılkaya, “Bu tablo, yıllardır ertelenen ve her afetle birlikte yüzleştiğimiz büyük bir ihmalin göstergesidir” diye konuştu.
“MUHALEFETTEYİZ AMA SESSİZ KALAMAYIZ”
Kentsel dönüşümün siyasi değil, hayati bir mesele olduğunu vurgulayan Kızılkaya, “Biz Anahtar Parti olarak muhalefetteyiz ama bu konuda sessiz kalamayız. Çünkü bu sadece bir bina meselesi değil, doğrudan milletimizin can güvenliğiyle ilgilidir” ifadelerini kullandı.
12 MADDELİK DÖNÜŞÜM ÖNERİSİ
Açıklamada, Anahtar Parti’nin kentsel dönüşüme yönelik somut çözüm önerileri de sıralandı:
“Kentsel dönüşümde harçlardan yüzde 100 muafiyet uygulanmalı.
Ruhsat süreçleri hızlandırılmalı.
Mal ve hizmetlerde KDV oranı yüzde 1’e indirilmeli.
Alım satımlar, ekspertiz raporlarıyla belirlenen gerçek değer üzerinden tapuya tescil edilmeli.
Vatandaşa verilen hibe ve kredi miktarları artırılmalı, faiz oranları düşürülmeli.
Standart taslak sözleşme modelleri oluşturulmalı.
2000 yılı öncesi binalar için kiralamalarda “riskli değildir” raporu zorunlu olmalı.
Ada bazlı dönüşüm teşvikleriyle otopark ve yeşil alanlar artırılmalı.
Metruk binalar kamulaştırılmalı.
Tersine göç teşvik edilmeli, istihdam Anadolu’ya yayılmalı.
2025 yılı “Dönüşüm Yılı” ilan edilmeli.
Kamu-özel sektör iş birliği ile finansal ve yapısal dönüşüm desteklenmeli.
Artık ‘Ne zaman’ değil, ‘ne kadar hazırız’ sorulmalı”
Açıklamanın sonunda konuşan Kızılkaya, “Bugün artık ‘deprem ne zaman olur?’ sorusunu değil, ‘depreme ne kadar hazırız?’ sorusunu sorma zamanıdır.” ifadesini kullandı.
Kızılkaya ve Tamtabak, çözümün bilimsel temellere dayanması gerektiğini belirterek, kamuoyunu duyarlılığa ve iktidarı göreve çağırdı.









