KAMUCU BELEDİYECİLİK

Gündemimiz yine seçimler…
Tüm meseleler yine izandan yoksun bir hız ve üstünkörülükle tali mesele haline getirilmiş durumda.
Oysaki Eğitim; 85 milyonun ortak sorunu, gelecek planı ve umududur. Siyasi iktidarların eline bırakılmayacak kadar hayati bir meseledir. Kamusal eğitim her geçen gün aşın(dırıl)ıyor, nitelikli ve bilimsel eğitime yapılan yatırımlar azal(tl)ıyor, devlet okulları akademik beklentileri karşıla(ya)mıyor ve tüm bunlar eğitimden kaynaklanan eşitsizlikleri, adaletsizlikleri artıyor.
Bu tablo yerel yönetimlerin eğitim alanında rol üstlenmesine dair beklentiyi doğal olarak artırıyor.
Okulların bakım ve onarım işlerinin yapılması, okullara araç-gereç (bilgisayar, projeksiyon, temizlik malzemesi, kırtasiye malzemesi, boya, fidan vb.) desteğinde bulunulması, öğrenciler için barınma yurtları yapılması, öğrencilere nakdi yardım, okul forması yardımı ve kırtasiye malzemesi gibi yardımları yapılması da belediyelerce verilen hizmetler arasında bulunuyor.
Belediyelerin örgün eğitime dair isteğe bağlı olan bu hizmetlerinin yanı sıra belediyeler; çocuklar, gençler ve meslek sahibi olmak isteyen bireylere karşı yaygın eğitim faaliyetleri yürütüyor.
Bu yaygın eğitim faaliyetleri içerisinde meslek edindirme kursları, bilgi evleri, kütüphaneler, gençlik merkezleri, çocuk yuvaları ve iyileştirme (rehabilitasyon) merkezleri sayılabilir.
Eğitim, bireysel ve toplumsal gelişimin anahtarıdır.
Bunun için eğitimle üretimi, bireysel gelişimi, seküler ve çağdaş toplumsal gelişmeyi, kültürel ve sanatsal gelişmeyi birbirinden ayrı düşünmemek gerekir.
Halkçı belediyecilik anlayışı, yurttaşlarının tüm öğrenme ve eğitim ihtiyaçlarına duyarlıdır. Eğitim yaklaşımı; demokratik, katılımcı, halkçı (halk için, halkla birlikte), toplumsal cinsiyet eşitliğini gözeten, ayrımcılık karşıtı, iklim ve çevre sorunlarına duyarlı bir yaklaşımdır.
Halkçı bir belediye için eğitim; çocuklarımızı, gençlerimizi, kadınlarımızı, yaşlılarımızı, işsizlerimizi, köylülerimizi ve kentlilerimizi bir başka deyişle toplumun tüm unsurlarını daha iyi bir yaşama yöneltmenin en önemli aracıdır. Bu nedenle eğitim, sadece kurslar açma ve eğitim desteği ile sınırlandırılamaz.
Kamucu bir belediyenin eğitim hizmetleri; birlikte yaşama kültürünün geliştirilmesi, çocuk ve gençlerin gönencinin yükseltilmesi, demokratik ve katılımcı değerlerin güçlendirilmesi ve üretken/dinamik bir ekonomik yapının inşa edilmesi amacıyla tüm toplumsal dokuyu sarmalıdır.
Tüm eğitsel etkinlikler ve olanakların katılımcı bir perspektifle ”halk için, halkla birlikte” ilkesi doğrultusunda yapılması halkçı belediyecilik için esastır. Bu anlamda il/ilçe belediyeleri sınırları içinde eğitimle ilgili tüm bileşenleri (eğitim sendikaları ve dernekleri, okul aile birlikleri, veli dernekleri, gençlik kurulları) kapsayan eğitim meclislerinin oluşturulmasının gerekliliği açıktır. Bu meclislerin, katılımcı yerel yönetim perspektifiyle okulların ve öğrencilerin sorunlarının saptanması ve çözümü konusunda işlevsel kılınması önemlidir. Meclisleri etkin kılarak, tüm çocuklarımıza ve ihtiyaç sahibi yurttaşlarımıza sahip çıkmak halkçı belediyeciliğin öncelikli görevidir.
Önümüzdeki yerel seçimlerde göreve gelecek ya da göreve devam edecek belediye başkan ve yönetimlerinden beklentimiz; kamusal, bilimsel, laik, parasız, cinsiyet eşitlikçi demokratik eğitim ilkelerinin desteklenmesi yönündedir…